Britanya’nın en dehşet verici çocuk seri katili olarak bilinen Lucy Letby, aslında masum mu?

T24 Dış Haberler

Britanya’nın en dehşet verici seri çocuk katili olarak kabul edilen Lucy Letby‘nin aslında masum olduğu söyleniyor ve hakkındaki yargılamanın tekrarlanması çağrıları artıyor. Bu hafta 14 uluslararası uzmandan oluşan bir heyet tarafından sunulan yeni bir rapor, Letby’nin bakımını üstlendiği bebeklerden herhangi birini öldürdüğüne ya da onlara zarar verdiğine dair “hiçbir tıbbi kanıt” bulunmadığını iddia etti. 35 yaşındaki Letby, Haziran 2015 ile Haziran 2016 arasında 7 bebeği öldürmekten ve 7 bebeği de öldürmeye teşebbüs etmekten suçlu bulunmuş; 15 kez ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. 

Britanya’daki Lucy Letby davası, mahkûm edildiği suçların dehşeti ve büyüklüğü nedeniyle dünya çapında manşetlere taşınmıştı. Ancak şu an bazı isimler, Letby’nin masum olduğuna ve adaletin bozukluğunun kurbanı olduğuna inanıyor. 

35 yaşındaki Letby, Kuzeybatı Britanya’daki Chester Kontesi Hastanesi’nde Haziran 2015 ile Haziran 2016 arasında bir yıl boyunca yedi bebeği öldürmekten ve yedi bebeği daha öldürmeye teşebbüs etmekten suçlu bulunmuştu. Savcılık tarafından hastanenin yenidoğan ünitesinde “sürekli kötü niyetli bir varlık” ve “Tanrı’yı oynamaktan hoşlanan hesapçı ve sinsi” bir hemşire olarak tasvir edilmişti. Ayrıca Letby, polis tarafından bulunan el yazısıyla yazılmış bir itiraf notunda, bebekleri “bilerek” öldürdüğünü yazmıştı. 

Britanya’nun en dehşet verici seri çocuk katili olarak kabul edilen Letby, 15 kez ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı ve mahkûmiyet kararlarını temyize götürmek için yaptığı iki başvuruyu da kaybetmişti. 

Yeni rapora göre suçlamalarla ilgili “hiçbir tıbbî kanıt yok”

Ancak önde gelen tıp uzmanları, hukukçular ve yorumcular arasında Letby’nin masum olduğuna dair fikirler giderek yaygınlaşıyor. 

Eski Muhafazakâr Bakan David Davis yeni bir yargılama yapılması çağrısında bulundu ve diğer parlamento üyelerine Letby aleyhinde “kesin kanıt” olmadığını söyledi. Bu hafta 14 uluslararası uzmandan oluşan bir heyet tarafından sunulan yeni bir rapor, Letby’nin bakımını üstlendiği bebeklerden herhangi birini öldürdüğüne ya da onlara zarar verdiğine dair “hiçbir tıbbî kanıt” bulunmadığını iddia etti.

10 ay süren ilk yargılaması sırasında Letby, 7 bebekten 4’ünü kanlarına hava enjekte ederek öldürmek ve diğerlerini de aynı yöntemle öldürmeye teşebbüs etmekle suçlanmıştı. Savcılık diğer bebeklerin insülin zehirlenmesi, zorla süt içirilmesi ya da karaciğer travması nedeniyle zarar gördüğünü iddia etmişti.

Ancak uzmanların raporu herhangi bir suç unsuru bulunmadığını ve bebeklerin doğal nedenlerle ya da “kötü tıbbî bakım” nedeniyle kötüleştiğine işaret ediyor.

Bu nedenle Letby’nin “modern zamanların en büyük adaletsizliklerinden birinin” kurbanı olduğu iddia ediliyor.

Bulgular komisyona iletildi

Letby’nin yeni avukatı Mark McDonald, The Guardian gazetesine verdiği demeçte, raporun Letby’ye karşı açılan davayı çökerttiğini ve “bu mahkûmiyetin güvensiz olduğuna dair ezici kanıtlar” olduğunu söyledi.

Raporun bulguları, şu anda davayı resmî olarak inceleyen Ceza Davaları İnceleme Komisyonu’na (CCRC) gönderildi. CCRC ayrıca Letby’yi mahkûm etmek için kullanılan tartışmalı tıbbi kanıtları yeniden incelemekle görevlendirilecek.

Tıbbî uzman yanlış yorumlamış olabilir mi?

Özellikle, bebeklerin kan dolaşımlarına hava enjekte edildiği için öldüğünü ve hava embolisine yol açtığını iddia eden savcılığın baş tıbbî uzmanı Dr. Dewi Evans hakkında sorular gündeme geldi.

Letby’nin duruşması sırasında, 1989 tarihli bir akademik makaleye atıfta bulunarak, hava embolisinin bir göstergesi olarak bazı kurbanlarda cilt renginin değiştiğine işaret etmişti. Ancak makalenin ortak yazarı emekli Kanadalı neonatolog Shoo Lee, araştırmanın savcılık tarafından yanlış yorumlandığına ve Dr. Evans’ın bulgularının “kanıtlara dayanmadığına” inanıyor. Dr. Lee ayrıca hastanede aşırı çalışma ve yetersiz personel olduğunu iddia ederek, “Bu olay Kanada’da bir hastanede yaşansaydı, hastane kapatılırdı” dedi.

CCRC’nin davayı incelemesi aylar alacak ve Temyiz Mahkemesi’ne geri gönderileceğinin garantisi yok. Bu arada, hastanedeki olayları inceleyen bir kamu soruşturmasının önümüzdeki ay sonuçlanması beklenirken, savcılar ikinci bir hastane olan Liverpool Kadın Hastanesi’ndeki diğer bebek ölümleriyle ilgili olarak Letby’ye karşı başka suçlamalar getirmeyi düşünüyor.

Related Posts

Erdoğan: İster muvafık ister muhalif olsun, herkes Türkiye’nin enerji alanında büyük bir sıçrama yaptığını kabul ediyor

Erdoğan: İster muvafık ister muhalif olsun, herkes Türkiye’nin enerji alanında büyük bir sıçrama yaptığını kabul ediyor

Karınca kaçakçılarına 7 bin 700 dolar ceza

Kenya’da mahkeme, 9 bin 300 dolar değerindeki 5 bin 440 adet Afrika hasatçı karınca kaçakçılığı yaptığı gerekçesiyle 4 kişiye 7 bin 700 dolarlık para cezası verdi.

İsrail vurdu, Suriye’deki uluslararası havalimanı tamamen hizmet dışı kaldı

İsrail, öğle saatlerinde Yemen’in başkenti Sana’ya düzenlediği hava saldırılarıyla vurduğu Sana Uluslararası Havalimanı’nın tamamen hizmet dışı kaldığını öne sürdü.

İsrail bu kez de havalimanı hedef aldı! Yoğun bombardıman sürüyor

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) Sözcüsü Andraee Avichay, Yemen’in başkenti Sana’da bulunan Sana Uluslararası Havalimanı bölgesinde yaşayanları insanları, kendi güvenlikleri için bölgeyi “boşaltmaya ve derhal terk etmeye” çağırdı. Bu çağrının hemen …

Turizm Bakanı Ersoy D-8 toplantısı için Kahire’ye gitti: Antalya 2025 Yılı Turizm Şehri seçildi

Mısır’ın başkenti Kahire’de düzenlenen toplantıya Türkiye’den Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Pakistan’dan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Huzaifa Rehman, İran İslam Cumhuriyeti’nden Kültürel Miras, Turizm ve El Sanatları Bakanı Reza Salehi Amiri ile diğer üye ülkelerin üst düzey temsilcileri katılım gösterdi. Toplantıda D-8 ülkeleri arasındaki turizm iş birliğinin geliştirilmesi ve sektörün karşılaştığı zorluklar ele alındı.

Trump’ın göçmenlere karşı statü değiştirme hamlesine mahkeme engeli

ABD’nin Boston 1. Temyiz Mahkemesi, Trump yönetiminin geçici koruma statüsündeki göçmenlerin yasal durumlarını sonlandırma girişimini onaylamadı. Mahkeme, İç Güvenlik Bakanlığının bu yöndeki talebini reddetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir